Verimli bir şekilde gezinmenize ve belirli işlevleri gerçekleştirmenize yardımcı olmak için çerezler kullanırız. Aşağıdaki her onay kategorisi altında tüm çerezler hakkında ayrıntılı bilgi bulabilirsiniz.
"Gerekli" olarak kategorize edilen çerezler, sitenin temel işlevlerini etkinleştirmek için gerekli oldukları için tarayıcınızda saklanır....
Necessary cookies are required to enable the basic features of this site, such as providing secure log-in or adjusting your consent preferences. These cookies do not store any personally identifiable data.
Functional cookies help perform certain functionalities like sharing the content of the website on social media platforms, collecting feedback, and other third-party features.
Analytical cookies are used to understand how visitors interact with the website. These cookies help provide information on metrics such as the number of visitors, bounce rate, traffic source, etc.
Performance cookies are used to understand and analyze the key performance indexes of the website which helps in delivering a better user experience for the visitors.
Advertisement cookies are used to provide visitors with customized advertisements based on the pages you visited previously and to analyze the effectiveness of the ad campaigns.
Türk Oftalmoloji Derneği görülme sıklığı artan ve kırmızı göz olarak tanımlanan göz rahatsızlıkları ile ilgili bilgilendirmede bulundu. Türk Oftalmoloji Derneği Oküler Enfeksiyonlar Birimi üyesi Prof. Dr. Halit Oğuz pek çok farklı nedenle oluşan kırmızı göz rahatsızlığının görme hatta göz kaybı ile sonuçlanabilen hastalıkların öncüsü olabildiğinin altını çizdi.
Prof. Dr. Halit Oğuz kırmızı gözün tanımlayıcı bir deyim olduğunu ve bir tanı olmadığını söyledi. Kırmızı veya pembe göz durumlarında doğru teşhisin konması, daha kötüye gitmeden müdahale edilmesi, ilgili bölüme yönlendirilmesi gereken zamanın bilinmesinin gerektiğini sözlerine ekledi.
Göz yüzeyi, retina, uvea gibi gözün pek çok tabakasının; bu tabakaların hastalıkları olan konjonktivit, keratit, üveit, göz tansiyonunun kırmızı göze neden olabildiğini söyledi. Göz yüzeyi hastalıklarından kırmızı göze en sık yol açan durumların, göz yüzeyini oluşturan dokular olan göz kapakları, konjonktiva, kornea ve gözyaşı sisteminden kaynaklandığının altını çizdi.
Prof. Halit Oğuz kırmızı göz rahatsızlığı yaşayan hastaların göz doktoruna gitmeden herhangi bir ilaç kullanmamaları ya da tedavi yöntemine başvurmamaları konusunda uyarılarda bulunarak şunları söyledi:
“Gözde farklı nedenlerden dolayı kırmızılıklar oluşabilir ve bunların tedavileri farklılıklar gösterebilir. Kırmızı göz tablosu, ani gelişiyor ve giderek artıyorsa bu durum biraz daha fazla önem arz etmektedir.
Bu tabloya ağrı eşlik etmesi, durumun ciddiyetinin daha fazla olduğunun bir göstergesidir. Kırmızı göz geliştiğinde, olabildiğince hızlı bir şekilde bir göz doktoru tarafından değerlendirilmeniz ve uygun tedaviyi almanız gereklidir.
Kırmızı göz ile başlayan pek çok tablo görme ve hatta göz kaybı ile sonuçlanabilen durumların öncüsü olabilmektedir. Hatta kırmızı göz ile başvuran pek çok hastada romatizmal, hormonal ve dermatolojik hastalıklar başta olmak üzere başka hastalıklara da tanı konabilmektedir.
Kırmızı göz hafife alınmaması gereken bir durumdur. Göz doktoruna muayene olmak yerine uygun olmayan bir ilaç kullanmak durumunuzda yarar sağlamadığı gibi ciddi sonuçlar doğurabilir.”