Depresyon ani şekilde şiddetlenebildiği ve kişinin hızla “çözüm arayışına” sürüklendiğini belirten uzmanlar, kriz dönemlerinde en kritik adımın can güvenliğini sağlamak olduğunu vurguluyor. Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, depresyonun irade eksikliği değil, nörobiyolojik temelli bir hastalık olduğu konusunda toplumu uyarıyor.
Demir’e göre, özellikle belirtilerin ani artış gösterdiği akut dönemlerde bireyler doğal olarak hızlı bir çıkış arıyor; ancak bu durum klinik olarak mümkün değil. Uzman, “Birkaç saat içinde tamamen iyileşmek, kırık bir kemiğin anında kaynamasını beklemek gibi, biyolojik ve psikolojik süreçlere aykırıdır.” diyerek, kamuoyunu gerçekçi beklentiye davet ediyor.
Bu noktada amacın ‘acil çıkış’ değil, kriz anındaki stabilizasyonu sağlamak olduğuna dikkat çeken Demir, akut dönemde yapılacak müdahalelerin “yıkıcı davranışları önlemek adına hayati önem taşıdığını” söyledi.
Ani ruhsal çöküş yaşayan bireylerde intihar düşüncesi, yoğun iç sıkıntısı, uykusuzluk, hayattan zevk alamama gibi belirtilerin hızla artabileceğini kaydeden Demir, “Bu durumda ilk adım, profesyonel destek aramak ve can güvenliğini sağlamaktır.” dedi.
“İntihar düşüncesi varsa, 112 veya kriz hattı aranmalı ya da acil servise başvurulmalıdır. Bu, hayat kurtarıcı bilimsel müdahaledir.”
Uzman, akut depresyon yaşayan kişinin ilk 24 saat içinde uygulayabileceği bazı müdahaleler olduğunu belirtti:
5 dakika kuralı: Küçük bir görevi sadece 5 dakika yapmayı hedeflemek
Vagus siniri aktivasyonu: Yüzü soğuk suyla yıkamak, kompres uygulamak
Kare nefes: 4 saniye al, 4 saniye tut, 4 saniye ver, 4 saniye tut
Ortam değişikliği: Odayı değiştirmek, kısa yürüyüş yapmak
Dikkat dağıtma teknikleri: 5-4-3-2-1 topraklama yöntemi
Bu tekniklerin, belirtileri hızlıca hafifletmekte etkili olduğunu dile getiren Demir, ancak depresyonun temel nedenini çözmediğini vurguladı:
“Bir ağrı kesici gibidir; ağrıyı dindirir ama kırığı tedavi etmez.”

Demir, bazı durumların acil psikiyatrik müdahale gerektirdiğini belirterek şunları aktardı:
İntihar planları
Kendine veya başkalarına zarar verme düşüncesi
Halüsinasyonlar ve gerçeklikten kopma
Günlerce yemek yememe, su içmeme, banyo yapmama
Bu durumların, tıbbi ve sosyal açıdan acil durum niteliği taşıdığına ve hastane yatışı gerektirebileceğine dikkat çekildi.
Toplumda sık kullanılan “kafana takma, moralini yükselt” söylemlerinin zararlı olabileceğini söyleyen Demir, bunun kişinin suçluluk duygusunu artırdığını ifade etti:
“Kişinin moralini yükseltme gücü hastalık tarafından bloke edilmiştir. Bu nedenle basit öneriler yetersiz kalır.”
Uzman, depresyon yaşayan kişiye nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda da öneriler sundu:
Empati kurmak, duyguları doğrulamak
Somut destek önerileri sunmak
İntihar riski varsa kişiyi yalnız bırakmamak
Profesyonel yardım almayı desteklemek
Demir, “Depresyon bir maratondur, sprint değil. Kriz anında atılacak her bilinçli küçük adım, iyileşme yolculuğunun bir parçasıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.