Gürcistan ’ın başkenti Tiflis, tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken bir şehir. Dar sokakları, tarihi yapıları ve yeşil alanlarıyla harika kültürel deneyim sunuyor. Ancak, şehirde dikkatimi çeken bir diğer unsur, birçok evin eski ve yenilenmemiş olmasıydı.
Bu durumun, ekonomik zorluklar ve kentsel dönüşüm projelerinin yavaş ilerlemesi gibi nedenlerden dolayı olabileceği bilgisini edindim.
Gürcistan’da sağlık sisteminin, son yıllarda bazı iyileştirmeler görmüş olsa hala çeşitli zorluklarla karşı karşıya olduğunu öğrendim. Kamu hastaneleri ve sağlık merkezleri, genellikle yeterli kaynak ve donanım eksikliği nedeniyle hizmet sunmakta zorlanmaktadır.
Özellikle kırsal bölgelerde sağlık hizmetlerine erişim daha sınırlıymış Özel sağlık kuruluşları, daha kaliteli hizmet sunabilse maliyetleri oldukça yüksekmiş.
Gürcistan vatandaşları, sağlık hizmetlerinin yetersizliği ve yüksek maliyetleri nedeniyle sağlık turizmi için sıkça başka ülkelere yönelmektedir. Türkiye, Gürcistan vatandaşları için popüler bir sağlık turizmi destinasyonu. Ülkemizi seviyorlar ve tercih edenler sağlık hizmetlerinden oldukça memnun olduğunu söylüyor.
Özellikle diş tedavileri, estetik cerrahi, kardiyoloji ve onkoloji gibi alanlarda Türk sağlık sistemine olan talep yüksektir. Türkiye’nin yanı sıra Almanya, İsrail ve Hindistan da tercih edilen ülkeler arasında yer almaktadır.
Türkiye’deki aracı kuruluşlar ve klinikler, Gürcistan’dan daha fazla hasta çekebilmek için şu stratejileri benimseyebilir:
Tiflis, tarihi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyülerken, sağlık sistemindeki eksiklikler Gürcistan vatandaşlarını başka ülkelere yöneltmektedir. Türkiye, kaliteli sağlık hizmetleri ve uygun maliyetleri ile Gürcistan vatandaşları için önemli bir destinasyondur.
Doğru stratejiler ve iş birlikleri ile Türkiye, sağlık turizmi alanında Gürcistan’dan daha fazla hasta çekebilir ve bu alanda büyümeye devam edebilir.
Son olarak Tiflis de tarihi yerleri gezme fırsatımda oldu en çok etkilendiğim Kartlis Deda heykeli de yer alıyor. Sololaki Tepesi olarak bilenen bölgede yer alan Kartlis Deda heykeli, 20 metre boyuyla tüm şehre hükmeder şekilde yer alıyor.
1958 yılında şehrin 1500. Yılı anısına yapılan bu heykel, şehrin simgelerinden bir diğeri. Bir elinde şarap bir elinde kılıç bulunan bu heykel “şarap mı ölüm mü?” sözüyle tanınıyor. Eğer dostça geldiyseniz sizi şarap bekliyor düşmanlık için geldiyseniz sizi kılıç bekliyor. Ne kadar anlamlı değil mi ?
Dostluklarımızın güçlenmesi dileği ile.